
BDT Terapisi
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), ruhsal zorluklarla başa çıkmada gücünü bilimsel kanıtlardan alan, yapılandırılmış ve hedef odaklı bir psikoterapi ekolüdür. Temelinde yatan basit ama güçlü fikir şudur: Olaylar karşısında hissettiklerimiz ve yaptıklarımız, büyük ölçüde o olayları nasıl düşündüğümüzle, yani zihnimizden geçen yorumlarla şekillenir (🤔➡️😟➡️ davranış). Önceki yazımızda BDT’nin genel ilkelerini ve kullanıldığı alanları ele almıştık. Bu yazıda ise BDT’nin “mutfağına” daha yakından bakacağız: Terapide sıkça kullanılan temel teknikler nasıl işliyor? BDT, depresyon veya kaygı gibi farklı sorunlara nasıl uyarlanıyor? Ve özellikle çocuklar ve ergenlerle çalışırken nelere dikkat ediliyor? BDT, bireyi pasif bir alıcıdan ziyade, kendi iyileşme sürecinin aktif bir katılımcısı olmaya davet eden, beceri odaklı bir yolculuktur.
BDT Atölyesi: Temel Tekniklere Yakından Bakış
BDT, danışanların/hastaların işlevsel olmayan düşünce ve davranış kalıplarını fark etmelerine ve değiştirmelerine yardımcı olmak için çeşitli teknikler kullanır. En temel ve yaygın kullanılanlardan bazıları şunlardır:
1. Bilişsel Yeniden Yapılandırma: Düşünceleri Mercek Altına Almak
Bu, BDT’nin “Bilişsel” kısmının özünü oluşturur. Amaç, rahatsız edici duygulara yol açan olumsuz ve çarpıtılmış düşünceleri tespit edip, daha gerçekçi ve işlevsel olanlarla değiştirmektir.
- 📝 Otomatik Olumsuz Düşünceleri (OOD) Yakalama: Çoğu zaman farkında bile olmadan zihnimizden geçen, belirli durumlarla tetiklenen ve olumsuz duygulara yol açan düşüncelerdir. Terapide ilk adım, bu düşünceleri fark etmeyi öğrenmektir. Bunun için sıklıkla “Düşünce Kaydı” veya “Düşünce Günlüğü” kullanılır. Danışan, kendisini kötü hissettiği bir durumu, o anda aklından geçen düşünceleri, hissettiği duyguları ve sergilediği davranışları bir forma kaydeder.
- Örnek: Sosyal kaygısı olan biri, bir partide yalnız kaldığında aklından geçen “Kimse benimle konuşmak istemiyor, çok sıkıcıyım” düşüncesini, hissettiği yoğun kaygı ve üzüntüyü ve ortamdan erken ayrılma davranışını kaydedebilir.
- 💭❌ Bilişsel Çarpıtmaları Tanımlama: OOD’ler genellikle belirli düşünce hatalarını içerir. Terapist, danışanın bu çarpıtmaları tanımasına yardımcı olur. Yaygın çarpıtmalar arasında felaketleştirme (en kötü senaryoyu düşünme), zihin okuma (başkalarının ne düşündüğünü bildiğini varsayma), etiketleme (tek bir olumsuz olaydan yola çıkarak kendine veya başkasına genel bir etiket yapıştırma – “Ben beceriksizim”), -meli/-malı ifadeleri (kendine veya başkalarına katı kurallar koyma), aşırı genelleme (tek bir olumsuz deneyimi tüm benzer durumlar için geçerli sayma) bulunur.
- 🤔✅ Kanıtları Tartma ve Alternatif Düşünceler Geliştirme: Yakalanan ve çarpıtması fark edilen olumsuz düşüncenin ne kadar gerçekçi olduğu sorgulanır. Terapist şu gibi sorularla yardımcı olabilir: “Bu düşüncenin doğru olduğuna dair kanıtların neler?”, “Bu düşüncenin doğru olmadığına dair kanıtlar var mı?”, “Bu duruma başka nasıl bakabilirim?”, “Bu düşünce bana yardımcı oluyor mu?”. Amaç, daha dengeli, gerçekçi ve yapıcı alternatif düşünceler bulmaktır.
- Örnek: “Kimse benimle konuşmak istemiyor” düşüncesi yerine, “Şu an kimse benimle konuşmuyor olabilir ama bu herkesin beni sıkıcı bulduğu anlamına gelmez. Belki de insanlar kendi aralarında sohbet ediyorlar. İstersem ben de bir sohbete katılmayı deneyebilirim veya biraz daha bekleyebilirim.” gibi bir alternatif geliştirilebilir.
- ❓ Sokratik Sorgulama: Terapistin doğrudan cevap vermek veya tavsiye vermek yerine, danışanın kendi düşüncelerini keşfetmesine ve sonuçlara varmasına yardımcı olmak için rehberli sorular sormasıdır.
2. Maruz Bırakma (Exposure) Terapisi: Korkularla Yüzleşmek
Bu, özellikle anksiyete bozuklukları (fobiler, panik bozukluk, sosyal kaygı, OKB, TSSB) tedavisinde kullanılan güçlü bir davranışçı tekniktir. Temel mantığı şudur: Kişi korktuğu veya kaygı duyduğu durumdan kaçındıkça, korku daha da pekişir. Maruz bırakma ise, kişinin korktuğu durumla güvenli, kontrollü ve aşamalı bir şekilde yüzleşmesini sağlayarak, kaygının zamanla doğal olarak azalacağını (sönme) ve korkulan sonucun aslında gerçekleşmediğini öğrenmesini hedefler.
- 📊 Hiyerarşi Oluşturma: Terapist ve danışan birlikte, korkulan durumları en az kaygı verenden en çok kaygı verene doğru sıralayan bir liste (kaygı hiyerarşisi) oluşturur.
- 🚶♀️➡️🤝➡️💬 Aşamalı Yaklaşım: Terapi, listedeki en kolay adımdan başlar ve danışan o adıma alıştıkça bir sonraki adıma geçilir. Örneğin, köpek fobisi olan biri önce köpek resimlerine bakabilir, sonra köpek videoları izleyebilir, sonra uzaktan bir köpek görebilir, sonra tasmalı bir köpeğe yaklaşabilir ve en sonunda bir köpeğe dokunabilir.
- 🚫🧼🚪 Tepki Önleme (ERP – Exposure and Response Prevention): Özellikle Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) tedavisinde kullanılır. Kişinin obsesif düşüncelerinin yarattığı kaygıyla yüzleşmesi (maruz bırakma) ve bu kaygıyı azaltmak için yaptığı kompulsif davranışları (ritüelleri, örneğin tekrar tekrar el yıkama, kontrol etme) yapmaması (tepki önleme) hedeflenir.
- Önemli Not: Maruz bırakma terapisi yoğun kaygıya neden olabileceği için mutlaka bu konuda eğitimli ve deneyimli bir terapist rehberliğinde yapılmalıdır.
3. Davranışsal Aktivasyon: Harekete Geçmek
Bu teknik özellikle depresyon tedavisinde etkilidir. Depresyonda olan kişiler genellikle kendilerini yorgun, isteksiz hissederler ve eskiden keyif aldıkları veya kendilerini iyi hissettiren aktivitelerden uzaklaşırlar. Bu durum, olumsuz duyguları daha da artırır ve bir kısır döngü yaratır. Davranışsal aktivasyon, bu döngüyü kırmayı hedefler.
- 😊🏆 Aktiviteleri Belirleme ve Planlama: Terapist ve danışan birlikte, danışana potansiyel olarak keyif verebilecek veya başarı hissi yaşatabilecek (ne kadar küçük olursa olsun) aktiviteleri belirler. Bunlar başlangıçta yataktan kalkmak, duş almak, kısa bir yürüyüş yapmak gibi basit adımlar olabilir.
- 📈 Kademeli Başlangıç: Aktiviteler bir takvime bağlanır ve danışan bunları gerçekleştirmeye teşvik edilir. Amaç, kişinin yavaş yavaş hayata tekrar katılımını sağlamak ve olumlu deneyimler yaşamasını artırmaktır. Bu olumlu deneyimler, depresif ruh halinin düzelmesine ve motivasyonun artmasına yardımcı olur.
Farklı Ruhsal Sorunlara Özel BDT Yaklaşımları
BDT, temel ilkeleri aynı kalmakla birlikte, farklı ruhsal sorunların özelliklerine göre uyarlanır ve farklı teknikler daha ön plana çıkarılır:
- Anksiyete Bozuklukları (Panik, Sosyal Kaygı, Yaygın Anksiyete): Kaygıya yol açan felaketleştirici düşüncelerin (“Ya panik atak geçirirsem?”, “Ya herkes beni yargılarsa?”) sorgulanması, bedensel duyumların tehlikesiz olarak yeniden yorumlanması ve özellikle kaçınma davranışlarını kırmak için maruz bırakma teknikleri merkezi rol oynar. Gevşeme egzersizleri ve problem çözme becerileri de öğretilir.
- Depresyon: Olumsuz otomatik düşüncelerin (kendilik, dünya ve gelecek hakkında karamsar düşünceler – “Beck’in Bilişsel Üçgeni”) yeniden yapılandırılması ve davranışsal aktivasyon tedavinin temelini oluşturur.
- Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB): En etkili yöntem Maruz Bırakma ve Tepki Önleme (ERP)‘dir. Kişinin obsesyonlarıyla (istenmeyen, tekrarlayıcı düşünceler) yüzleşmesi ve kompulsiyonlarını (rahatlamak için yaptığı tekrarlayıcı davranışlar) yapmaktan kaçınması hedeflenir. Bilişsel teknikler de obsesif düşüncelerin yorumlanmasını değiştirmede destekleyici olabilir.
Çocuklar ve Ergenler İçin BDT: Özel Uyarlamalar
BDT prensipleri çocuk ve ergenlerde de oldukça etkilidir ancak bu yaş grubunun gelişimsel düzeyine, bilişsel kapasitesine ve ilgi alanlarına göre uyarlanması gerekir:
- 🧸🎨🎭 Oyun ve Yaratıcılık: Özellikle küçük çocuklarla çalışırken soyut kavramlar yerine oyunlar, çizimler, hikayeler, kuklalar, metaforlar kullanılır. Örneğin, olumsuz düşünceler “düşünce canavarları”, başa çıkma becerileri ise “süper güçler” olarak somutlaştırılabilir. “Kaygı termometresi” ile duyguların şiddeti ölçülebilir, “düşünce dedektifi” oyunu ile kanıtlar araştırılabilir.
- 🗣️ Basit Dil ve Somut Örnekler: Terapist, çocuğun anlayabileceği basit bir dil kullanır ve soyut kavramları somut örneklerle açıklar. Seanslar daha kısa tutulabilir.
- ⭐🏆 Pekiştirme Sistemleri: Hedef davranışları (örneğin, korktuğu bir şeyle yüzleşme, ödevini yapma) teşvik etmek için çıkartma tabloları, puan biriktirme gibi somut ödül ve pekiştirme sistemleri kullanılabilir.
- 👨👩👧👦 Aile Katılımı: Çocuk ve ergen terapisinde ailenin rolü çok kritiktir. Ebeveynlerin sürece dahil olması, seanslara katılması, evde çocuğa destek olması ve terapide öğrenilenleri pekiştirmesi beklenir. Ebeveynlere yönelik özel eğitimler (örneğin, DEHB’de Ebeveyn Yönetim Eğitimi veya Kaygılı Çocuk Ebeveyn Eğitimi) sıklıkla BDT ile birlikte yürütülür.
- 🧑🤝🧑 Ergenlere Özel Konular: Ergenlerle yapılan BDT, yetişkinlerinkine daha yakındır ancak kimlik gelişimi, bağımsızlık kazanma, akran baskısı, akademik stres, sosyal medya kullanımı gibi ergenliğe özgü konulara ve zorluklara daha fazla odaklanılabilir. Ergenin motivasyonunu sağlamak ve terapötik işbirliği kurmak önemlidir.
Terapi Yolculuğu ve Profesyonellerin Rol Dağılımı (Ankara Örneği)
BDT, terapistin sihirli bir değnekle sorunları çözdüğü pasif bir süreç değildir. Başarı için danışanın/hastanın aktif katılımı, motivasyonu, seanslara düzenli devamı ve seanslar arası verilen ev ödevlerini yapma konusundaki çabası çok önemlidir. 💪
- BDT’yi Kim Uygular? Tekrar hatırlatmak gerekirse, BDT özel bir eğitim ve uzmanlık gerektirir. Genellikle Klinik Psikologlar ve Psikoterapi eğitimi almış Psikiyatristler/Psikolojik Danışmanlar tarafından uygulanır. Terapistinizin bu alanda yetkin bir eğitim aldığından emin olmanız önemlidir.
- Psikiyatristin Rolü: Psikiyatristler, ruhsal bozuklukların tıbbi uzmanlarıdır. Tanı koyar, ilaç tedavisini düzenler ve genel tedavi sürecini yönetirler. BDT ilkelerini bilmeleri ve tedavi planına dahil etmeleri önemlidir. Ankara Çocuk Psikiyatrisi Kliniği’nde Doç. Dr. Büşra OLCAY ÖZ, bir Çocuk ve Ergen Psikiyatristi olarak, değerlendirme sonucunda BDT’nin uygun olduğuna karar verdiğinde, aileleri bu konuda yetkin ve deneyimli klinik psikologlara veya psikoterapistlere yönlendirir. Gerekirse ilaç tedavisi ile BDT sürecini koordine eder ve tedavinin bütüncül ilerleyişini takip eder. ➡️🛋️
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), düşüncelerimizin ve davranışlarımızın duygusal sağlığımız üzerindeki güçlü etkisini anlamamızı sağlayan ve bize bu gücü olumlu yönde kullanma becerisi kazandıran, kanıta dayalı ve umut veren bir terapi yaklaşımıdır. ✨ Pek çok farklı ruhsal soruna ve yaş grubuna uyarlanabilen esnek yapısıyla, bireylerin zorluklarla başa çıkma kapasitelerini artırır ve yaşam kalitelerinde kalıcı iyileşmeler sağlar. Eğer siz de düşüncelerinizin ve davranışlarınızın esiri olmaktan yorulduysanız ve değişime hazırsanız, yetkin bir BDT terapisti ile çıkacağınız bu yolculuk, hayatınızda önemli bir fark yaratabilir. ❤️